Kendini sevmemek ve yeme bozukluğu üzerine – Manolya Sağışman

Anasayfa » Kendini sevmemek ve yeme bozukluğu üzerine – Manolya Sağışman
Kendini sevmemek ve yeme bozukluğu üzerine – Manolya Sağışman

Hiç bir zaman nerden başlayacağımı bilemedim. Yazılarımda da hayatta yapmak istediklerimde de. Babam hep “yeter ki bi yerden başla. Çok düşünme nerden nasılını. Sonra bağlanır her şey” derdi.

Bende hep “nerde ve nasılıyla” o kadar takıntılıydım ki hayatımda yapmak istediğim çoğu şeyi mükemmel olmayacak diye yapmadım. “Mükemmel” giriş cümlesi olmayacak diye yazmadım, “mükemmel” bir şirket olmayacak diye şirketimi kapattım. Hatta “mükemmel” gözükmüyorum diye evden bile çıkmadığım oldu.

Kendini sevmeyen insan kendine çok kolay zarar verebiliryor. Bende kendime yeme bozukluğuyla zarar verdim.

Çok iyi hatırlıyorum o günü; yediğim ufak bir parça çikolata yüzünden hüngür hüngür ağladım. Sonra içeri kocamın yanına gittim. Baktım aynı çikolatayı yiyor, ama sonunda kendini “iğrençsin, şişkosun, küçük ayıı neden yedin bunu” gibi sözlerle gömmüyor. Ağlamıyorda aptal bir çikolata parçası yüzünden. E peki benim problemim ne? Orda farkettim ki üniversite birde geçtiğini sandığım anoreksiyam aslında sadece şekil değiştirmiş ve binge eating’den duygusal yemeye, ordan da bedenimin gerçek halini göremediğim beden disformik bozukluğuna kadar gitmiş.

Sonra daha da büyük bir şey farkettim; yıllarca verdiğim savaş bedenime soktuklarımla değil, aklıma soktuklarımlaymış. Onu yiyip yememem değilmiş problem, onu yedim diye kendime söylediğim çirkin sözlermiş veya onu yedim diye kendimi yarattığım hapislere sokmammış. Birinci farkındalığım bu oldu.

Üçüncü farkındalığım ise en önemlisi oldu. Şu hayatta bana verilen bütün zararları ben aslında kendim kendime vermişim. Kendimi, söylediğim kötü sözler yüzünden hasta etmişim. İçimdeki iyiliği ve sevgiyi besleyeceğime hep negatifi beslemişim. Beni anlamazlar diye tüm sevenlerimi el emeği göz nuru ördüğüm duvarların arkasına atmışım. Kısacası kendimi mükemmel dünyasına hapse atmışım, ve o hapisin aynı anda hem mahkumu, hem muhafızı hemde müdürü olmuşum. İyi 💩 yemişim

Şimdiyse iyileştim artık. Bende istediğimde istediğimi yiyorum ve başkalarının asla anlayamadığı şeylere ağlamıyorum. Kilo aldım diye kendimi eve hapsetmiyorum. Yediğim çikolatalardan sonra kendime küfürlü rap şarkısı yazmıyorum. Bedenimi ve ruhumu dinleyerek bana en iyi gelen şekilde yaşamaya çalışıyorum. En önemlisi buraya gelmek ne kadar sancılı olsada kendimi olduğum gibi hep seviyorum, çok seviyorum.

Babam haklı çıktı yine, başladım bi yerden her şey bağlandı sonunda. Yazımda da hayatımda da!