Şefkatle yaklaşmanın önemi üzerine – Fulya

Anasayfa » Projects » Şefkatle yaklaşmanın önemi üzerine – Fulya
Şefkatle yaklaşmanın önemi üzerine – Fulya

Her şey temmuz ayında içimi kemiren o şüpheyi bitirmek adına eczaneden aldığım bir gebelik testi ile başladı. Nasılsa tek çizgidir “ben ne yapıyorum“diyerek ters duran testi çöpe atmak üzereyken çevirdiğim anda gördüğüm ikinci çizgi değiştirdi 21 yaşımda hayatımı…Ağlamaya başladım,mutlu oldum,şaşırdım,ne hissedeceğimi ne düşüneceğimi bilemedim. Henüz evli bir kadın değildim bebeğimin babasının da bu hamileliğe gözleri dolu dolu sıcacık bir sarılma ile karşılık vermeyeceğini biliyordum ama ben umutluydum yine de…

Mutluluğum çok kısa sürdü 2 gün sonra doktor kontrolünde kese gözükmedi. Beta hcg değerlerim takip edildiğinde değerlerin beklenenden az arttığı görüldü. Bebek sağlıklı değildi. “dış gebelik” “ektopik gebelik” dediler ya da “bozulmuş rahim içi”gebelik …değerin 1000 olunca anlayacağız dedi doktor…Onu kaybetmemek için çok savaştım son ana kadar direndim değerim 1000 olduğunda ultrasona girecektim (sağlıklı bir gebelik ise beta hcg değeriniz 1000 olduğunda vajinal ultrasonda kesenin görünmesi gerekiyor)o gün geldiğinde ayaklarım geri geri gidiyordu kliniğe çünkü biliyordum o bana hiç gelmeyecekti.

Muayeneye başlamadan önce hüngür hüngür ağladım. Muayene esnasında rahimde bebeğim görülmedi sağ tüpümde oluşmuştu kesem “ektopik” yani dış gebelikti. Dış gebelik bebeğin rahimde değil tüpte büyümeye çalışması fark edilmez ise annenin iç kanama geçirip tüpünün patlamasına, hatta ölümüne yol açacak kadar önemli bir mesele.. O anki bir aksilik rahimde olsa dünyaya getirebileceğiniz bir canı tüpte olmasından dolayı sizden alıyor.O an tüm savaşımız kendimizle “yetersizlik “ tüm umudunuzun sıfıra ulaşması. O gün birkaç saat sonra kürtaj oldum hayatımdaki adam kürtaj saatini beklerken birkaç ay sonra gideceği Almanya’daki evini gösteriyordu telefonundan “bak evim güzel mi?” diye.

Onun gelecek planlarında bana yer yoktu,bebeğimize de yer yoktu o rahatlamıştı zaten asla dünyaya gelmeyecek bir bebeğin olduğu bir hamileliği sonlandırıyor olmak onu vicdan azabından kurtarmıştı. Bu olaydan sonra her zaman yanımda olacağını söylemişti o kadar ihtiyacım var ki bir güce inandım ben de… Birkaç gün sonra bana atacağı son kazıktan habersiz bir şekilde…Kürtaja girmeden önce ağladım.hemşire “ağlamayın yoksa sizi uyutmamız zor olur” dedi. Ama o an çok ağlamak istedim… Herhalde o an neden burdayım bunu hak edecek ne yaptım neden böyle oldu diye kendimize kızıyoruz.

Uyandığımda sevdiğim adam yanımdaydı. Elimi tuttuğunu hatırlıyorum. Bana şefkat göstermesi,beni sevmesi için anestezinin etkisiyle acı çekiyor olmam gerekiyormuş iki yılın tüm bedelini o an ödedim gibi hissettim. Dış gebeliğin sonlandırılması için bir iğne olmamız gerekiyor aynı gün o iğneyi de oldum. Kürtajı patoloji raporu için oluyorsunuz yani asıl tedavi iğne. Bir kemoterapi iğnesi doktor size iğnenin hücreyi (keseyi,embriyoyu) vücudunuzda eriteceğini söylüyor. Kulağa korkunç geliyor içimde eriyecek bir bebek…İşin en zor yanı dış gebelikte işlerin ters gitme ihtimali var kese erimeyebilir değerin yükselmeye devam edebilir her hafta değerim 1000den 0a düşene kadar kürtaj olduğum o yere kan vermeye gittim…İçim acıya acıya gittim.

Kürtajdan üç gün sonra hayatımdaki adam artık görüşmemizin uygun olmayacağını söyled. Çünkü kendisine “yurtdışı” kapısını açacak olan kadın Türkiye’ye gelmişti o buradayken benimle olamazdı yanımda olması gereken günde yanımda olmuştu artık yanımda olmayacaktı. Bundan sonrasında tek başımaydım. İşte o an dibe vurdum.Bir anda hem bebeğim hem sevdiğim adam gitti. Çok canım yandı,çok üzüldüm,çok ağladım. Ama sonra bir gün bir sabah uyandım ve işler değişmişti. Kendime dedim ki; “Kendini suçlama artık. Forum siteleri,doktor videoları sana kafayı yedirtecek şeyleri okuma. Bakma. Daha çok korkup daha çok kaygı yaşayacaksan eğer…”

Mesela ben kürtaj ve iğne hakkında o kadar zorlayıcı olduğuna dair yorum okumuştum ki “yaşamımın durma noktasına geleceğine inandırmıştım kendimi. Ama tam aksine benimki o kadar kolay geçti ki bunu bilmeni isterim lütfen korkma…2 yıldır hayatımda olan adama gelecek olursak koca bir hayal kırıklığı sizin en savunmasız en çok ona ihtiyacınız olan andan faydalanıp çekip gitti. Beni bıraktığı için değil, beni en büyük korkumla tek başıma bırakıp gittiği için kızgınım ben ona. Ben en başından beri gideceğine inanmıştım. Hem bebeğimin hem sevdiğim adamın. Ektopik gebelik benin suçum değildi. İşler bir kere ters gitti diye hep ters gidecek diye bir şey yok. Bu bir kayıp …Yasımı yaşarken sadece şunu unutmuyorum: “ben onun için elimden geleni yaptım”. Rahim yerine başka bir yere yerleştiği için dünyaya gelmesi asla mümkün olmayan ama bana anneliğin her şeyini yaşatan bu yolculukta hiç kimsenin bu gerekçeyle ona bir kayıp değilmiş gibi bakmasına, acımı hafife almasına izin vermiyorum. Bu yol ikimizindi gidişin kalbimde hep bir sızı olacak. Bu küçük ziyaretin daha güçlü bir beni inşa etmek içindi biliyorum.