‘’Hikayem aslında genç bir kadının anneye dönüşmesi ile ilgili…
Hiç hamile kalmadım, ama eski nişanlıma anne oldum hem de yıllarca. Bu misyonu nasıl yüklendim derseniz, çocukluğumdan beri kendimi kurtarıcı sandım.
Darda olan, derdi olan mi var koş hemen ilgilen, sevdiklerin mi söz konusu dünyayı yak, tüm dostlarım yakın çevrem onlara bir şey kattığımı söyler, şifa verdiğimi…
Bunu çocukken fark ettim ve şifa vermeyi kendi önüme o zaman koydum, benden daha zor durumda olana üzülüp varımı yoğumu veriyordum, yıllarca da verdim.
16 yaşında tanıştık şuan (26) yıllarca onu hayatımda istemedim, nedensiz kalbimde bir ses ondan hep korktu, sonunda bir gün yenik düştüm yani 4 sene sonra (20yasindayken) hayatıma bomba gibi düştü.
Kendimi unutmuştum onun hayati onun hayalleri onun sorunları vardı, beni hep (4senelik pesimden koşma evresinden suçladı).
Evet, yanlış okumadınız o süreçte alkol bağımlısı olduğunu söyleyip durdu ve 6 sene o alkolden en çok çeken kişi ben oldum.
Yurt dışına gitti yıllarca görmeden bekledim, annesini kaybetti birlikte morga girdik ve roller değişti. Annesi beni çok severdi oğlumu bir tek sen düzeltirsin derdi ve bana emanet etmişti. Vefa borcu mu yoksa aşk mi? Şimdilerde bilmiyorum neyi neden yaptığımı, biranda tüm sorumluluk bana bindi ilişkinin sevileni değil de sadece şefkati istenen kadını oldum.
Yollarda çok taşıdım onu alkollü. Bir süre sonra bende içiyordum yoksa katlanamıyordum. Çok savundum kendi ailesine bile, sonra özel günler unutuldu ben unutuldum, ağladığımda görmedi. Ve bir gün beni terk etti seni sevmiyorum diyerek hem de…
Sonra dönmek istedi, istemez mi? Ama bana dönmek isterken aslında hayatına birisini almış, tabi ki bunu affetmediğim de öğrendim.
Şimdilerde iyi ki terk etmiş diyorum. Niye mi anlattım bunu size, doğurmadığımız adamlara anne olmayalım diye, kendimizi peri kızı sanıp yardım istemeyene zorla yardım etmeyelim diye ve önce kendimizi sevelim diye.
Tuhaf ama hayalini kurduğumuz kız çocuğunun adı da peri idi. Artık kendimi seviyorum o kadar çok seviyorum ki hak edenlere derman oluyorum ama kendimi unutmadan…
İyileşmek istemeyeni zorla iyileştiremezsiniz ve bazen şifa aslında ondan gitmektir. Bin kere gitmek istedim ama annesine verdiğim söz için kaldım. Aslında ruhum çoktan gitmişti. Annelik yaptığınız bir adamı arzulamayasınızda tek kalan şefkatti oda artık yok… Sevgiler’’