Uzun süren bir ilişkim vardı. Sağlam temellere dayanmasa da ben onun küçüklüğünü bilirdim o benim. Bugün baktığımda onda ne bulduğumu inanın ki bilmiyorum (maddiyat ve tip olarak değil tamamen karakter olarak) ama beni çeken bir tarafı hep vardı. Uzun bir süre ayrıl barış beraber ilişkimize devam ettik. Ayrı olduğumuz dönemlerde onunda benim de hayatıma çeşitli insanlar giriyordu ama ben her zaman onunla yarım kalmış hikayemi tamamlamak istiyordum. 5. Yılımızın sonunda beni bir gazino çalışanıyla aldattı. O kadar üzüldüm ki yemeden içmeden kesildim, annem elleriyle besliyordu beni mecazsız bir şekilde. Kendimi iyileştirmek için ben tedavi görürken o, o kadınla bir hayat kurdu kendine.
1,5 sene ayrı kaldık. Sonunda tekrar bir araya geldik ben her şeyi unutup ona tekrar bir şans verdim. O kadar sene emek vermiştim ve gerçekten emeğimin karşılığını almak istiyordum. Barıştıktan sonra üzerime titreyen bir erkek oldu, ailesi ailem olmuştu. Ayrıl barış bir şekilde ilişkimiz devam ediyordu bu süreçte benimle birlikteyken beni yine bir kızla aldattı. Ve ben bunu yine yeniden affettim. Alkol problemi olan birisiydi. İki kişilikli gibi düşünebilirsiniz. Alkol aldığı zaman içerisinden bambaşka bir insan çıkıyordu. Eski kız arkadaşlarına şiddet uyguladığını da duymaya başlamıştım ve korkup ondan ayrıldığımda sen başkasın sana asla bunu yapmam dediğinde ona inanıp ilişkime devam ettim. Hayatımda aldığım en aptalca kararlardan birisiydi. Bugün kadına şiddet olaylarının dimdik karşısında durabiliyorken utanarak söylüyorum ki o günlerde ona inandım.
Sonuç olarak beni aldattığı bir gün yine ondan ayrıldım. Çünkü artık önünü arkasını alamıyordum. 2 ayda 3 ayda bir beni aldatan bir adam vardı karşımda. Sanki bunlar rutinimiz olmuştu. Bir gün aynanın karşısına geçip kendime şu soruyu sordum gerçekten bu hayatı mı kendine layık görüyorsun. Üniversite okuyorsun, iyi bir gelecek hedefliyorsun ve beraber olduğun adam alkol bağımlısı, şiddete meyilli bir adam. Evlendiğinde korkup kendini odaya mı kilitleyeceksin çocuğunla? Yada baba evine mi sığınacaksın sen kendine neler yaşatıyorsun diye sordum.
Aynada ki halime de acıyarak baktım o gün. Ve o son oldu benim için. O gün uyanma sürecim başladı ilk olarak kendime mutlu olacağıma dair bir söz verdim. Her zaman en iyiye odaklanıp kendi hayatımı kuracağıma, çünkü bu süreçte onun için hukuk okumaktan vazgeçerek bütün hayatımı o merkezli yaşamaya başlamıştım. Bu kararı aldıktan sonra Bana ulaşabileceği tüm kanalları kapattım. Önceden kapatmaya korktuğum kapıları tek tek çarpıp çıktım. Söz hakkı bırakmadım, açıklama yapmadım. Siz kaçmışsın da diyebilirsiniz. Ama o gün o kararı almasaydım bugün bende o sokakta dövülen kadınlardan birisi olabilirdim yada öldürülen. Başkasına yaptı size yapmayacak diye bir şey yok. Fırsatını yakaladığı an yapacaktır.
Ayrıldıktan sonra bir kaç kere haber yolladı, telefonla tacizde bulundu geri dönüş yapmadım. Sadece uzak durmazsa yasal yollara başvuracağımı söyledim. İnfazı vardı korktu. Beraber olduğumuz süreç içerisinde duyduklarımı size anlatmayı çok isterdim fakat bunu uzun tutmak istemiyorum, sadece söylemek istediğim Aynanın karşısına geçip kendinizi layık gördüğünüz hayatı iyi düşünün. Ben bugün yüksek lisans öğrencisi olarak hayatıma devam ediyorum. Hedefim daha da güzel yerlere gelebilmek ve kaçırdığım seneleri kendime geri kazandırabilmek. Kendime verdiğim sözü tutarak yeniden başladım hayata. Sevebilir miyim bir başkasını diyordum, evet seviyorsunuz ölmüyorsunuz aşktan sevgiden ama sadakati ve huzuru bulduğunuz o kişiyi seviyorsunuz. Ben sevdim. Güzel bir ilişkim ve mutlu bir hayatım, ideallerim var bugün. Ve ideallerime ulaşmam için beni sürekli cesaretlendiren bir sevgilim. Başlamaktan korkmayın, çünkü başlamak başarmanın yarısıdır.